10 Eylül 2007 16:59
Türk Üniversitelerine İntihal Şoku
ODTÜ’den Prof. Ayşe Karasu’nun şüphesi üzerine, uluslararası elektronik makale arşivi arXiv yönetimi, Türk fizikçilerin makalelerini masaya yatırdı ve 4 üniversiteden 15 Türk fizikçinin toplam 67 makalesinin intihal olduğunu belirleyip dünyaya duyurdu.
ODTÜ Fizik Bölümü öğretim üyelerinden Prof. Ayşe Karasu, iki doktora öğrencisinin çok konuşulan makalaleler yazdıkları halde sınavlarda başarısız olmalarından şüphelenince, bu öğrencilerin akademik çalışmalarını mercek altına aldı. Mustafa Saltı ve Oktay Aydoğdu adlı iki öğrencinin toplam 40 makalesinin ‘intihal’ olduğu belirlendi. ODTÜ, öğrencilere iki dönem uzaklaştırma cezası verirken, Prof. Karasu durumdan uluslararası elektronik makale arşivi arXiv yönetimini de haberdar etti. New York Cornell Üniversitesi fizikçilerinden Poul Ginsparg “durumun farkında olduklarını ve uzun süredir araştırdıklarını” söyledi. arXiv yaptığı araştırma sonunda Türkiye’deki 4 üniversiteden, aralarında profesörlerin de olduğu 15 Türk fizikçinin toplam 67 makalesinin “intihal” olduğunu, arşivinden çıkardığını duyurdu.
4 üniversiteden 15 Türk fizikçinin adının karıştığı intihal vakası, ODTÜ Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Karasu’nun şüphesiyle gün ışığına çıktı. Prof. Karasu’ya göre şüphenin nedeni, Mustafa Saltı ve Oktay Aydoğdu isimli doktora öğrencilerinin sınavlardaki performansları ile makalelerindeki başarıları arasında bulunan büyük farktı. Prof. Karasu olayı NTVMSNBC’ye şöyle özetledi:
MAKALEDE BAŞARILI, SINAVDA BAŞARISIZ
“Yazılı ve sözlü sınavlarda çok yetersizdiler. Ancak okulda bu çocukların çok başarılı olduğu konuşuluyor, çalışmalarından ve makalelerinden övgüyle söz ediliyordu. Bu yüzden makalelerini inceledim ve kağıt üzerindeki başarıları ile tahtadaki başarılarının çok farklı olduğunu gördüm.”
Prof. Karasu’nun tespiti üzerine, aralarında Doç. Özgür Sarıoğlu’nun da bulunduğu 4 öğretim üyesi, Mustafa Saltı ve Oktay Aydoğdu’nun bütün makalelerini incelemeye başladı. Doç. Sarıoğlu da NTVMSNBC’ye şöyle anlattı: “İncelememiz sonucunda makalelerin intihal olduğunu gördük. Etik Kurul’daki soruşturmada da intihal yapıldığı kabul edildi. arXiv’in yöneticisi ve New York Cornell Üniversitesi fizikçilerinden Paul Ginsparg da durumun farkında olduklarını ve uzun süredir takip ettiklerini söyledi. Ginsparg yaptığı inceleme sonunda Saltı ve Aydoğdu’nun 40 makalesini arşivden düşürdü.”
HER MAKALE İÇİN PARA ALIYORLAR
Doç. Sarıoğlu’nun verdiği bilgiye göre, bu olay üzerine çalışmalarını genişleten arXiv, 18 Mart, Dicle ve Mersin üniversitelerinden de fizikçilerin intihal yaptığını belirledi ve sonunda 15 Türk fizikçinin toplam 67 makalesini arşivinden çıkardı. Sarıoğlu “Olayın Yunanistan, Romanya, Hindistan, Pakistan gibi uluslararası bağlantıları da var” derken, Karasu da intihalin aynı zamanda bir ekonomik kazanç olduğuna dikkat çekti:
“Bu bir hırsızlık ve hortumculuktur. Bu insanların cebine 37 milyar para girdi. Çünkü makale başına TÜBİTAK ve ODTÜ’den para alıyorlar. Ayrıca intihal, bilimsel kariyer için de önemli bir katkı. Başkalarının emekleri üzerinden kolayca bir yerlere gelenler diğerlerini de cesaretleniyor, siz hırsızı görüp sesinizi çıkarmazsanız, herkes çalmaya başlıyor.”
FİKİR HAKLARI KORUNMUYOR, CEZALAR YETERSİZ
Prof. Karasu’nun verdiği bilgiye göre; ODTÜ iki öğrenciye “Bunu temizleyin, bütün çalışmalarınız geri çekin ve sıfırdan başlayın” dedi. Ancak Saltı ve Aydoğdu, “Yaptığımız suç değil ’ diyerek öneriyi geri çevirdi. Daha sonra Öğrenci Disiplin Yönetmeliği’ne göre sorgulama yapıldı; Saltı ve Aydoğdu’ya 2 dönem okuldan uzaklaştırma cezası verildi. Prof. Karasu bu cezayı az bulduğunu belirtti, Türkiye’de fikir haklarının korunmadığını, yasaların ve cezaların yetersiz olduğunu savunarak şöyle dedi:
YÖK BU İŞE EL KOYMALI
“Dışarıda bu işler çok ciddiye alınıyor, sıkı kontrol ediliyor ve aynı ciddiyette cezalandırılıyor. Ancak Türkiye’de ciddi bir ahlak erozyonu var. Bu öğrencilerden biri Dicle Üniversitesi’nde asistan oldu. Aslında Türkiye’de fikir ve sanat eserleri yasası var, yönetmelikler var, YÖK’ün etik kurulu var. Fakat bu arkadaşlar, öğrenci disiplin yönetmeliğine göre değerlendirildiler. Bizden sonra Çanakkale, Dicle ve Mersin üniversitelerinde çıkan olayların direkt YÖK tarafından değerlendirilmesi lazım. Aslında yasalara göre bunların tüm unvanlarının geri alınabileceği maddeler var ama bunu ortaya koyacak irade gerekiyor.”
DÜNYANIN HER YERİNDE CEZASI ATILMAKTIR
Öğrencilerinin 22 ayda 40 makale yazmasının mümkün olamayacağının altını çizen Doç. Sarıoğlu da cezayı yetersiz bulduğunu belirtti: “Akademik dünyada yapılabilecek en büyük günah ve en büyük suç intihaldir ve bunun cezası dünyanın her yerinde üniversiteden atılmaktır. Dünyanın bütün normal üniversitelerinde bu insanlar kapının önüne konur ve bir daha asla herhangi bir üniversiteden içeri giremez ve herhangi bir üniversiteden maaş alamazlar. Ama bu şahıslar 9 aydır üniversiteden maaş alıyorlar.”
ÜNİVERSİTE AĞIR HASTA VE HASTALIK YAYILIYOR
Prof. Karasu, intihali ‘ağır ve sirayet eden bir hastalık olarak tanımladı ve şunları ekledi. “Bizim bütün derdimiz kendi üniversitemizi, kendi kapımızın önünü süpürmekti. Ama bu hastalık çok büyük boyutlarda. Herkes başını önüne alıp düşünmeli, çünkü üniversite sistemi ağır hasta ve hastalık sirayet ediyor. Yasalar yeniden düzenlenmeli, YÖK de olaya el atarak yasal düzenlemeler yapmalı. Ama öncelikle üniversiteler kendi temizliklerini yapmalı ve Telif Hakları Yasası uygulanmalı.”
AYDOĞDU: HERKESLE HESAPLAŞACAĞIM
arXiv’den makaleleri çıkarılan ve üniversiteden uzaklaştırma cezası alan doktora öğrencilerinden Oktay Aydoğdu ise “olayın kişisel husumetten kaynaklandığını” ileri sürdü ve yürütmeyi durdurma davası açtıklarını söyledi. Aydoğdu, NTVMSNBC’ye şöyle dedi: “Bunların kişisel bir durum olduğunu düşünüyorum. Makalelerimizin de gerekli inceleme ve araştırma yapılarak çekildiğine inanmıyorum, bu tamamen insanların yönlendirmesi ve husumetidir. Ancak bu insanların bizimle neden uğraştıkları konusunda da bir fikrim yok. Yasal süreç devam ediyor, ODTÜ’nün kararını mahkemeye verdik ve kararın temyiz olacağına inanıyoruz. Temyizden sonra sayın Ayşe Karasu, sayın Özgür Sarıoğlu olmak üzere bu gruptakiler hakkında da yasal işlemleri yapacağız. Bunlar bittikten sonra da arXiv hakkında yasal süreci başlatacağız. Yani herkesle yasalar önünde hesaplaşacağım.”
MAKALELER “AYNI TEKNİK”LE YAZILMIŞ
“Biz bir şey çalmadık, sadece atıf yaptık” diyen Aydoğdu, literatürde aynı teknikle yazılmış çok sayıda makale olduğunu da iddia etti: “ODTÜ arşivine bakılırsa bizim makalelerimiz 2001’den beri var. Madem bunlar intihaldi, neden bu zamana kadar beklendi? Aynı teknikle yazılmış on binlerce makale olmasına rağmen neden bizimkilerle uğraşıldığını anlayamadık. arXiv’den de yeterli bir cevap alamıyoruz. Kimse makale başına alınacak üç kuruşluk para için böyle bir yol seçmez ve intihal yapmaz. Böyle bir fikrim olsa dershanede çalışıp ya da ODTÜ’de bir çok insanının yaptığı gibi özel ders verip bu paranın çok daha fazlasını kazanırım. Bunu para için yaptığımı iddia edenlerin komik insanlar olduğunu düşünüyorum. 40’ın üzerinde makalesi olan bu insanlar da makalelerini para için mi yazdı? Biz bu makaleleri söylendiği gibi 22 ayda yazmadık. O tarihler arXiv’e verilen tarihler.”
PROF. AÇIKGÖZ: KÖTÜ NİYET VE KASIT VAR
arXiv’den makalesi çıkarılan 15 fizikçiden biri olan Dicle Üniversitesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. İrfan Açıkgöz de, NTVMSNBC’ye şunları söyledi: “arXiv’deki makalelerimiz bize herhangi bir gerekçe gösterilmeden birden bire yayından kaldırıldı. Süreç başlı başına bir muamma, bize ‘hakkınızda iddialar var, ne diyorsunuz’ diye sormadılar ve aniden ‘intihal nedeniyle geri çekilmiştir’ ibaresini koydular, şok olduk. Kişisel olarak arXiv’e şikayetimi bildirdim ama tatmin edici bir cevap alamadım. Olayın kaynağında ODTÜ var, oradaki öğrencilerimize adil olmayan bir soruşturma yapıldı ve o soruşturma sonucunda çocuklara ceza verildi ama insanların savunmaları dikkate alınmadı. Kişisel haklarıma saldırıldığı için dava açmaya hazırlanıyorum. Çünkü ortada kasıt ve kötü niyet olduğunu düşünüyorum.”